top of page

Kaybolan Tatların İzinde: Mihaliç Peyniri Neden Yok Oldu?

ree

Mihaliç peyniri Karacabey, Bursa yöresinin bu eşsiz peyniri yaşadığımız peynir kültürü yozlaşmasını anlatır. Türkiye'nin "Parmesan" peyniri diye adlandırılanlara sonuna kadar katılırım. Loru, "kaymak loru" diye satılır, dünyada yediğim en iyi "ricotta" diyebilirim. Orijinali Karacabey yöresinin yerel koyunlarının sütünden yapılır(dı) ve 12 ay üstü eskitilirdi. Eskidikçe aromaları patlar, hele hele 24 aya gelmiş bir peyniri ağzınızda yemeye kıyılmaz(dı).

Artık 12 aylık inek Mihaliç bulmak bile zor, çünkü bu enflasyonla kim uğraşır. Yüksek tuz oranı nedeniyle tülbentte sarılıp dışarıda saklanır(dı). Rendelenerek neyin üstüne konsa lezzeti patlar(dı). Mesela tereyağlı ev eriştesi üstüne (o zamanın unları ile yapılan, bugünün kimyasal unları ile değil) rendele, az kıtılmış ceviz koy: Dünya çapında İtalyanlarla rekabet edecek bir spagetti olurdu.

Daha çok yazarım, uzatmayayım. Ama bu peynir artık yok, o yüzden (dı) ekledim. Neden?

Kültürel yozlaşma: Tüketici "ay bu peynir koyun kokuyor" der. Eh kokacak çünkü koyun sütü! Türk halkı damakları kalitesiz inek peynirine evrildi.

Standart olmaması: Önce koyun cinsi yok edildi, başka ırklarla karışmış koyunların sütü kullanıldı. İnek sütü bolca kullanıldı ve şimdi neredeyse %90 inek sütü ile yapılır, bazıları bazen koyun sütü de koyarlar. Ama %100 koyun sütünden peynir kalmadı.

Fransa örneği: Peynir Krallığı Fransa'dan örnek alırsan: "Süt üreticisi > Mandra > Peynir eskiticisi ve satıcısı tüccar" değer zinciri vardır. Öyle marketten iyi peynir alınmaz. Orada iyi peyniri, "peynirci" satar (Balıkesir-Karacabey'de hâlâ vardır bu kültür). Bizde bu değer zinciri bozuldu ve dandik inek peynirini marketten alan bir halk olduk.

Küçük bir kısmı bu hikayenin, ama benim gibi peynir aşıkları için acı bir hikaye.

Yorumlar


bottom of page